Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi Başkan Danışmanı Ekrem Arpak ile sözcü gazetesi Başyazarı Saygı Öztürk’ün Halfeti turu üzerinden yaptığı paylaşımlar ve sonrasında Saygı Öztürk’ün gazetesinde Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi'ni öven bir köşe yazısı yazması, yerel iktidar ile medya ilişkilerini yeniden gündeme getirdi.
Halfeti Turu: Bir Medya-Kurum İlişkisi mi?
Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi Başkan Danışmanı Ekrem Arpak, 24 Ekim 2024 tarihinde sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı paylaşımda, Sözcü Gazetesi Başyazarı Saygı Öztürk, eşi Saadet Öztürk ve gazetenin önemli isimlerinden Tarık Işık ile birlikte Halfeti turu yaptığını duyurdu. Bu tur, gözlemlerine göre, hem gezi hem de sosyal medya üzerinden bir tanıtım fırsatına dönüştü.
Bu tür organizasyonlar, şehirlerin tanıtımı ve yerel yönetimlerin faaliyetlerinin duyurulması açısından sıklıkla tercih edilen bir yöntemdir. Ancak, Arpak’ın paylaşımıyla dikkat çeken nokta, bu tur sonrası Saygı Öztürk’ün gazetede kaleme aldığı yazının içeriği oldu. 14 Kasım 2024 tarihinde Sözcü Gazetesi’nin 11. sayfasında yer alan köşe yazısında, Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi ve Başkanı mehmet kasım gülpınar övgüyle anlatıldı. Yarım sayfalık yazıda, belediyenin projeleri ve başkanın yönetim anlayışı adeta abartılı bir şekilde methedildi.
Medya-Kurum İlişkileri ve Reklamın Boyutu
Bu gelişmeler, Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi’nin sadece şehirdeki projelerini değil, aynı zamanda medya üzerinden kendini tanıtma çabalarını gözler önüne seriyor. Saygı Öztürk’ün köşe yazısının içeriğine bakıldığında, gazetenin bir köşe yazarı olarak Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi’ni övmesi, turizmle ilgili projelerden çevre düzenlemelerine kadar geniş bir yelpazede belediyenin başarıları vurgulandı.
Ancak, bir gazetenin köşe yazarı olarak belediyeyi bu kadar övmesi, iktidar ve medya ilişkileri açısından bazı soruları gündeme getiriyor. Burada asıl mesele, turu yapanların sadece medya mensupları değil, aynı zamanda belediyenin reklamını yapmaya çalışan birer aktör olup olmadığı. Saygı Öztürk’ün yazısının, bir şehri tanıtma amacı güden basit bir ziyaretin ardından yazılmış olması, arka planda medya ile belediye arasında kurulan yakın ilişkiyi sorgulatıyor.
Kurumların Medyayı Kendi Reklamlarına Alet Etmesi: Sadece Halfeti Turu Yeter mi?
Bir medya yazısının, ziyaret edilen şehirdeki belediyenin faaliyetlerini övgüyle anlatması, sadece gazetecilik etik kurallarına uygun olmayabilir. Eğer Saygı Öztürk ve ekibi bu tür yazılarda yerel yönetimlerin faaliyetlerini sadece bir Halfeti turu ile övüyorsa, diğer belediyeler veya kamu kurumları da aynı yöntemle benzer yazıları kendi lehlerine yazdırabilir mi? Bu, gazeteciliğin sınırlarını zorluyor olabilir.
Öztürk’ün köşe yazısında, bir belediye başkanının tanıtımını yapmak, sadece medya mensuplarının bir tur gezisi ile mümkündürse, bu sorunun etik boyutu tartışılmalıdır. Eğer Saygı Öztürk, bir belediye ile arka planda yapılan ilişkiler nedeniyle yazılarında pozitif yaklaşım sergiliyorsa, bu durum diğer kurum ve belediyeler için bir örnek teşkil edebilir. Şanlıurfa’nın Halfeti ilçesindeki bu tür bir gezinin ardından benzer içerikte başka köşe yazılarının çıkması, medyanın bağımsızlığına zarar verme riski taşıyabilir.
Sonuç ve Eleştiriler
Sonuç olarak, Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi ve Sözcü Gazetesi arasında gerçekleşen bu tür yakın ilişkiler, medyanın objektifliğini ve bağımsızlığını sorgulatan bir durumu ortaya koyuyor. Yerel iktidarların, kendilerini tanıtmak için medya organlarını bir araç olarak kullanması, kamuoyunun güvenini zedeleyebilir. Saygı Öztürk’ün köşe yazısının, sadece turistik bir geziye dayanan bir tanıtım malzemesi olarak kullanılmasına, gazeteciliğin etik kurallarına saygı gösterilmesi gerektiği açısından dikkat edilmesi gerektiği aşikardır.
Eğer diğer belediyeler de benzer yöntemlerle, kendi reklamlarını yapmak amacıyla aynı tür ziyaretlerde bulunurlarsa, medya ile kamu kurumları arasındaki bu tür etkileşimler daha da yaygınlaşabilir. Bu da şeffaflık ve tarafsızlık açısından ciddi bir sorun yaratır.
